Aile İçi Şiddetin Çocuklar Üzerindeki Etkileri
Aile içi şiddetle çocuklara yönelik şiddet arasında bir ilişki bulunmaktadır yani aile içinde şiddet varsa dolaylı olarak çocuklarda şiddet görmektedir. Hamile bir kadın şiddet gördüğünde fetüs bundan etkilenir. Aile içi şiddet yaşanırken anne- baba bu olayı çocuğundan gizlemeye çalışsada, kavga sırasında oluşan gürültüden, beden üzerindeki yaralardan, morarmalar’dan çocukların %80-%90’lık bir kısmı bu durumu anlar, farkına varır. Çocukların yaşı ilerledikçe şiddete maruz kalan ebeveynine destek olmaya, korumaya çalışır.
Şiddet ortamında kalan çocuklarda; ağlama krizleri, öfke nöbetleri, anneye bağlılık, okul başarısında düşüş, saldırganlaşma gibi davranışlar görülebilir. Küçük yaşlarda aile içi şiddete maruz kalan çocuklar aileye bağlanmada problemler, uyku problemleri gibi sıkıntılar yaşayabilirler.
Yapılan araştırmalarda şiddete maruz kalan ergenlerin saldırganlık eğilimlerinin daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Yapılan diğer çalışmalara göre, bu ergenlerin yaşlarına ve boylarına göre daha zayıf oldukları ortaya çıkmıştır. aile içi şiddetin erkek ergenlerde madde kullanımıyla ilişkili olduğu bulunmuştur. Aile içi şiddetin çocuklarda travma sonrası stres bozukluğuna neden olmasının yanı sıra en az bir ebeveynin şiddet uygulaması ise çocukların sosyal, duygusal, davranışsal gibi alanlarda uyumsuz bir davranış göstermesine neden olduğu, ergenlerde ise aile içi şiddetin beraberinde bir çok problemi doğurduğu belirtilmiştir.
Aile içi şiddete daha erken dönemlerde ve daha uzun dönemli maruz kalan çocukların gelişimsel süreçlerinde daha erken problemler yaşanabilir. Ancak bu duruma maruz kalan çocukların hangi gelişim döneminde hangi duygusal ve davranışsal özellikleri göstereceğinin bilinmesi bu çocukların belirlenmesi bakımından önem taşımaktadır. Ayrıca maruz kalınan durumla baş etme yollarının geliştirilmesi açısından da bu özelliklerin tanımlanması önemlidir.
Aile içi şiddet çocuklar için olduğu kadar yetişkinler için de travmatik bir deneyimdir. Aile içi şiddetin diğer travma türlerinden bir farkı da çocuğun güvenlik konusunda ve kendisini korunmaya muhtaç hissettiği durumlarda yöneldiği kişilerden birinin tehlikenin ana kaynağı olmasıdır. Sıklıkla çocuğun bu kişi ile olan iletişimi devam etmektedir. Fiziksel şiddet dönemsel ya da düzensiz şekilde gözlenebilir.
Çocuğa sorumluluğunun anneyi korumak değil, güvende olmak olduğu açıklanmalıdır. Çocuklara şiddet olayının ortasında kalmadan nasıl kaçabilecekleri öğretilmeli, ev içinde çocuk için bazı güvenli olabilecek yerler belirlenmelidir. Aile içinde şiddet gören çocuklarda erken müdahale çok önemlidir. Erken müdahale ile aile içi şiddetin çocuğun hayatındaki olumsuzlukları silme veya olumsuzlukları azaltma sağlanılabilir.
Şiddet gören kadınlarda hayati tehlikesinin bulunması halinde geçici olarak devlet tarafından koruma altına alınma kararı verilir. Şiddet gören kadınlara ve çocuk istismarı yaşayanlara yardımda bulunmak için “Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı” bulunmaktır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı olarak çalışan ALO 183 hattı, aile, kadın, çocuk ve engelli sosyal hizmet hattıdır. Acil durumlarda veya yardıma ihtiyaç duyduğunuzda arayıp bilgi alabilirsiniz.
