Biz Artık Bebek İstiyoruz!

Ana Rahmine Dönüş

Bebek, anne karnında güvenli olan o amniyon sıvısının içerisindeyken dış dünyaya kendini kapatmış bir vaziyettedir. Doğum, onu bu güvenli ortamdan koparan travmatik bir deneyim olarak algılanabilmektedir. Bebek, dış dünyaya çıktığında artık birincil nesnesinin ondan ayrılabileceği ve farklılaşabileceği bilinciyle yüzleşir. Bu ise onu güvenle saran ve tehlikelerden uzak tutan uterusa yeniden dönmeye dair düşlemlerle karşı karşıya bırakmaktadır.

Ana Rahmine Dönüş

1. Bebeğin Güvenli Alanı (istanbul psikolog, online psikolog)

Bebek, kendini anne ile bütün olarak algılayarak dünyaya gelir. Dış dünyaya açıldığı bu serüven onun için dehşet verici ve yok olma tehlikesi altında olduğu bir rüya gibidir. Anneden ayrışması gerektiğini baba yoluyla anlayan bebek, ölüme doğru gittiğini hissedebilmektedir. Baba, burada bebeği gerçekliği kavramaya iten bir yüzleşme aracı olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bebek, anne karnında güvenli olan o amniyon sıvısının içerisindeyken dış dünyaya kendini kapatmış bir vaziyettedir. Doğum, onu bu güvenli ortamdan koparan travmatik bir deneyim olarak algılanabilmektedir. Bebek, dış dünyaya çıktığında artık birincil nesnesinin ondan ayrılabileceği ve farklılaşabileceği bilinciyle yüzleşir. Bu ise onu güvenle saran ve tehlikelerden uzak tutan uterusa yeniden dönmeye dair düşlemlerle karşı karşıya bırakmaktadır. (şişli psikolog)

Bebek anne karnındaki sürecin devamını emzirme dönemiyle birlikte sürdürme çalışması içindedir. Anne, bu pozisyonda bebeğin ihtiyaçlarını gören ona doyum kaynağı olan nesne işlevindedir. Fakat anne karnındaki gibi istikrarlı olamayan bu süreç bebeği hayal kırıklığı içinde bırakabilir. Aynı zamanda babanın yani bir üçüncünün varlığı bebeği korunaklı alanından yani anneden koparan şeydir.

2. Lacan’ın İmgesel Evreni (beşiktaş psikolog)

Bebek, gelişiminin her döneminde bu travmadan izler taşıyabilmektedir. Sakinleşmek ve güvende kalmak için anne karnına benzer ortamların içinde bulunmaya dair düşlemler bebek için devam eden bir süreçtir. Baba anne ve bebeğin arasında bulunduğu bu konum itibariyle Lacan’ın bahsettiği sembolik düzene yerleşmektedir. Baba burada süperegoyu da temsil ederken bireye yasaklar ve sınırlar koymaktadır. Lacan, bunu toplum yapısı içindeki kurallar, yasalar ve normlar bütünüyle eşleştirmektedir. Annenin ilgisinin bebekten yavaş yavaş uzaklaşması ile birlikte ise bebek ilksel kayıplarını yaşamaktadır ve bu acı vericidir. İlerleyen yaşantısında bebek, bu imgelere yeniden dönmek için çeşitli yollar arayacaktır.

Lacan, her itkinin ölüm alanıyla benzerlik yaşadığını söylemektedir. Bebek, anne ile yeniden bir olmaya ve ona yaklaşmaya çalıştığı hayat boyunca hem bunun imkansızlığıyla hem de bir engel olarak ortaya çıkan babanın adıyla baş etmeye çalışmaktadır. Bu ise içinde bulunulan büyük bir “eksik” hissinin açığa çıkmasına ve yerine başka nesneler konmaya çalışılmasıyla devam etmektedir. Bu nedenle birey için bu doldurulamayan hissin yerine ölüm itkisi geçmektedir. (mecidiyeköy psikolog)

Bu durumda ölüm, anne karnına yeniden dönüştür.

Psikolog Deniz Geçginer

KAYNAKÇA

Arıkan, S. (2012). Sırça Fanus’ta Esther’in İntiharının Anne Rahmine Geri Dönme Çabası Bağlamında İncelenmesi. Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 16(2), 99-112.

Kotan, S. (2023). ANA RAHMİNE DÖNME ARZUSU OLARAK ÖLÜM İTKİSİ: SİNEMADA “İNTİHAR” OLGUSUNA İLİŞKİN BİR OKUMA. Ekev Akademi Dergisi, 93, 378-393.

Facebook
Twitter
LinkedIn
Telegram
Yorumlar