Psikoterapiden En İyi Nasıl Yararlanılır

Dissosyatif Bozukluklar’ın Belirtileri ve Nedenleri


Dissosiyatif bozukluklar tıbbi hiçbir rahatsızlığı olmadığı halde kişide meydana gelen bellek, bilinç, algı ve kimlik bozukluklarıdır. Dissosiasyon kelimesi çözülme, kopma, ayrılma anlamına gelmektedir. Dissosiyatif bozuklukların 4 tane alt tipi var. Bunlar: dissosiyatif kimlik bozukluğu, dissosiyatif amnezi, dissosiyatif füg ve depersonalizasyon -derealiasyon bozukluğudur.

Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu (DKB)


Dissosiyatif kimlik bozukluğu (DKB) kişinin kendi kimliği dışında başka kimlikler ( en az 2 kişilik )
geliştirdiği bir rahatsızlıktır. Kişinin esas kimliğinin bölünmesiyle meydana gelen alt kişiliklerdir. Bu
kişiliklere altler denir. Bu alterlerin her birinin kendisine ait bir hikayesi ve farklı bir görünümü vardır.
Cinsiyet, yaş, ad, görünüş, karakter, beceriler, korkular ve sevdikleri her şey birbirilerinden farklıdır.
Farklı düşünce, duygu ve davranışlara sahipler. Bir alter ortaya çıktığında asıl kişilik ve diğer alterler o
zaman diliminde neler yaşandığına dair hiçbir şey hatırlamaz. Bireyin kontrolü hangi alterin elindeyse
ne yapılacağını, nereye gidileceği gibi şeyleri o belirler.

  • Belirtileri:
  • Anksiyete,
  • Yeme bozuklukları,
  • Uyku bozuklukları
  • Depresyon
  • Madde bağımlılığı
  • Benlik yitimi
  • Baş ağrıları
  • Derelizasyon
  • Zaman zaman neler yaptığını veya neler yaşadığını hatırlamama
  • İntihar girişimleri
  • Kendine yabancılaşma


Dissosiyatif Amnezi ( Dissosiyatif Bellek Yitimi )


Kişilerin genellikle travmatik bir anı ya da yoğun stresten dolayı tıbbi hiçbir sıkıntı olmamasına
rağmen hayatının belli bir noktasını veya önemli bilgileri unuttuğu bir rahatsızlıktır. Dissosiyatif
amnezide kişi genellikle belli bir olayı ya da daha uzun süreli bir bellek kaybı yaşayabilir. Bu
unutkanlığın süresi bir gün, bir hafta, bir ay, bir yıl veya daha uzun süreli olabilir. Dissosiyatif amnezi
genellikle stresli olaylarla ilişkilendiriliyor.


Sınırlı amnezi: kısa süreli olaylarla sınırlıdır. Kişi birkaç saat ya da birkaç günlük olayları hatırlamaz.

Yaygın amnezi: kişinin tüm yaşam olaylarını unuttuğu amnezidir. Kısacası tüm hayatını unutur.
Seçici amnezi: adından da anlaşılacağı gibi sadece bazı olayların hatırlanmamasıdır.
Sürekli amnezi: yaşanan olayların ardından yani bir olay yaşandığında diğer anının silinmesidir. Hiçbir
olay ardışık bir şekilde bellekte kalmaz yeni bir anını oluşmasıyla eski anının unutulmasıdır.

Belirtileri:

  • Kişide genellikle yaşadığı travmatik bir olaydan sonra önemli bilgileri hatırlamama durumu meydana gelir.
  • Hatırlamama durumu tıbbi bir rahatsızlıktan ya da herhangi bir madde kullanımından değildir.
  • Hatırlayamama genellikle belli bir olay, kişi, önemli bir bilgi ya da tüm yaşantısını unutma şeklinde olabilir.
  • Kişinin günlük hayatında sorunlara ve işlevselliğinde düşmeye neden olur.

Dissosiyatif Füg: Kişinin aniden geçmişini ve kendi kimliğine dair her şeyi unutması ve yeni bir kimlik
arayışına girmesidir. Burada ki bellek kaybı kısa sürelidir. Birkaç gün ya da birkaç hafta, en uzun bir ay
sürer. Kişi kaybettiği geçmişini aniden tekrar hatırlamaya başlar. Bu bellek yitimi bir madde kullanımı (
uyuşturucu, alkol…vb.) ya da tıbbi bir rahatsızlıktan kaynaklanmamaktadır. DSM-V de füg dissosiyatif
bellek yitiminin alt tipi olarak geçmiştir.


Belirtileri

  • Kişinin kimliği ile ilgili kafa karışıklığı yaşaması,
  • Geçmişine ve kendisine ait şeyleri unutma,
  • Hafıza kaybıyla beraber yeni kimlik arayışı,
  • İşinden ve evinden ayrılma,
  • Aniden yapılan seyahatle kişinin yaşadığı yerden uzaklaşması.

Depersonalizasyon- Derealizasyon Bozukluğu

Deperesonalizasyon bozukluğu kişinin kendisine yabancılaşmasıdır. Kişi kendi bedenine dışarıdan
bakma, düşüncelerinden uzaklaşma, bedeninin parçalanması, yaşıyormuş gibi hissetmemek gibi
şeyler yaşar. Derealizasyon ise kişinin çevreye yabancılaşmasıdır. Dünyanın ve yaşadıkları hiçbir şeyin
gerçek olmadığına inanırlar. Bu kişilerin gerçeklik kavramları bozulmuştur. DSM IV-TR de sadece
depersonalizasyon yer alırken, DSM- V de derealizasyon tanı kriterlerine de yer vermiştir


Dissosyatif Bozukluklar’ın Nedenleri

  • Belirtileri:
  • Kişi kendisine ve ortama yabancılaşır,
  • Kendi düşünce ve duygularına yabancılaşır,
  • Geçmişini ve anılarını benimseyememek,
  • Görme, duyma ve algılamada sıkıntı yaşamak,
  • Rüyadaymış ya da sarhoşmuş gibi hisseder,
  • Kişinin kimliği ayrışır, benlik gözlemci ve normal olmak üzere 2’ ye ayrılır.
  • Dissosiyatif bozukluk, TSSB, OKB, şiofreni, sınırda kişilik bozukluğu, yeme bozukluğu, konversiyon
  • bozuklukları ve duygu durum bozuklukları ile eştanı gösterir

Dissosiyatif bozukluklarının ortaya çıkmasındaki en önemli neden büyük korkular ve travmatik
olaylardır. Çocukluk çağında görülen yaşanılan travma ile yetişkinlikte yaşanılan travma aynı etkiyi
yapmaz. Çocuklukta yaşanılan travmalarla psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkması daha kolay olur.
Çünkü bireyin o yaştayken travma yaşantılarıyla baş etmesi daha zordur. Bu yüzden çocukluk çağı
travmatik anılar dissosiyatif bozuklukların oluşmasında asıl nedendir.

Travma kişinin kendisini ya da başkasının yaşamını tehdit eden, yaralanma, ölüm, şiddet, istismar ve
vücut bütünlüğünü bozan bir durum yaşaması veya bunlara tanık olmasıdır. Travma genel olarak
doğal afet, savaş, terörizm, ölüm, şiddet, istismar ( cinsel, fiziksel, psikolojik), tecavüz, iş ve trafik
kazaları gibi durumlara maruz kalmak veya tanık olduğunda kişinin yetersizliği ile karşı karşıya kalması
ve başa çıkma yeteneğini aşan olaylardır. Ruhsal travma kişide şok, endişe, korku ve çaresizlik yaratan
beklenmedik olayların yol açtığı etkilerdir. Travma kişinin kendi yetersizliği ve güçsüzlüğü karşısında
yaşadığı çaresizliktir.

Bu travma yaşantılarından sonra kişide psikolojik rahatsızlık görülme ihtimali daha yüksektir.
Dissosiyatif bozukluklar travmatik yaşantılardan sonra en sık ortaya çıkan rahatsızlıktır. Çocukluk çağı
travma yaşantıları savunma düzenekleri olarak dissosiyatif bozuklukları meydana getirir. Dissosiyatif
önceleri travma ile başa çıkmak için ortaya çıkar. Fakat dissosiyatif zamanla patolojik bir tabloya
dönüşmeye başlar.


Travma sonrası bedeni üzerinde kontrolünü kaybeden kişi, zihni üzerinde kontrol sağlamak ister.
Zihnini kontrol altında tutabilmesi içinde kişinin kendisini bedeninden uzak tutması gerekir. Bu durum
kişinin kendisine ve çevreye yabancılaşmasına yani depersonaliasyon- derealizasyon yaşamasına
neden olur. Travma sırasında verilen tepkiler bellek, bilinç, algı, kimlik, beden ve motor kontrol
işlevlerinin bozulmasıyla meydana gelir.

Dissosiyatif bozukluğu olan kişilerin bir travma karşısında
yeniden kurban olma durumları çok daha yüksektir. Çünkü bu bireyler yeni bir travmatik olay
karşısında savunmasızdırlar. Yeni bir travmaya maruz kalması durumunda var olan dissosiyatif
bozukluk artarak kişiyi dissosiyatif kimlik bozukluğuna götürebilir. Yani kısaca travmayla baş etmek
için ortaya çıkardığımız dissosiyatifler ileride patolojik bir hale gelerek kişinin yeni bir travma
karşısında daha savunmasız hale gelmesine sebep olur buda daha ileri derecedeki dissosiyatif
bozukluklara neden olur.


Travma yaşantılarının yanı sıra dissosiyatif kimlik bozukluğu olan kişilerin yapılan çalışmalarda
amigdala ve hipokampüsün küçüldüğü görülmüştür. Bu çalışmalar dissosiyasyon ve parahipokampal
girüste küçülme arasında ilişki olduğu bulunmuştur.
Ayrıca sosyal biliş modeline göre kişinin DKB ile ilgili bilgilere maruz kalması ve kültürel etkiler
sebebiyle dissosiyatif kimlik bozluğu ortaya çıkar. DKB terapi sırasında ortaya çıkar.

Halime ÇİÇEK


KAYNAKÇA
ŞAR, V. , BOZUKLUĞU, D. K. DİSSOSİYATİF BOZUKLUKLAR.
ÖZDEN, M. Ş. (2018). TRAVMA VE DİSSOSİYATİF BOZUKLUKLAR: GENEL BİR BAKIŞ. Bartın Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Dergisi, 3(3), 71-76.
Akcan, G., & Öztürk, E. (2018). Dissosiyatif Temel Belirtiler ve Temel Psikoterapötik
Yaklaşımlar. Turkiye Klinikleri Psychology‐Special Topics, 3, 20-30.
Ateş, E. Ö. G. D., & Dissosiyasyon, R. T. ADLİ PSİKİYATRİ VE DİSSOSİYATİF BOZUKLUKLAR.
SONER, S., & AYKUT, S. (2017). Dissosiyatif kimlik bozukluğu temelinde sosyal bir sorun: ensest ve
sosyal hizmet. Türkiye Sosyal Hizmet Araştırmaları Dergisi, 1(2), 129-141.
ÖZTÜRK, E., TRAVMA VE DİSSOSİYASYON: Dissosiyatif Kimlik Bozukluğunun Psikoterapisi ve Aile
Dinamikleri, Nobel Tıp Kitapevleri (2017), ISBN: 978-605-335-301-0

Facebook
Twitter
LinkedIn
Telegram
Comments

Related posts