Erik Erikson: Psikososyal Gelişim Teorisi
Kişinin gelişimini sekiz evrede ele alan Erikson, kuramında doğumdan ölüme kadar bütün bir hayatı ele aldı. Bu kuramı oluştururken Freud’un psikoseksüel gelişim kuramından oldukça etkilendi ve bir anlamda Freud’un kuramına da yenilikler eklemiş oldu. Bu yeniliklerden en önemlisi de kişinin gelişiminde çevrenin etkisiydi. Bu konunun üzerinde fazlaca duran Erikson bu yüzden kuramın ismine de “Psikososyal Gelişim Kuramı” adını verdi. Kuram, çocukluk evrelerinde Freud’un kuramıyla oldukça benzer gibi gözükse de yaşamın ilerleyen kısımlarında sosyal deneyimin de önemine dikkat çekmiştir. Freud’dan bir farklı tarafı da sekiz evrenin de isimlerini cinsel ögelerden ziyade o evrede yaşanan çatışmalardan ele alınmasıdır.
Read articlePsikanaliz ve Nesne İlişkileri
Klein ise kişilerin doğuştan getirdikleri içgüdülerini tatmin etmek adına nesne ve ilişki arayışına girdiklerini ileri sürmektedir. Bu noktada vurguladığı şey, nesnenin sıradan ve herhangi bir şey olamayacağıdır; yani nesne ile kurulan ilişkinin önemi büyüktür.
Read article‘’Bebek Yoktur’’
Bebek ve bakımveren arasındaki dinamik ilişki, bebeğin benlik duygusunun gelişmesindeki en önemli yapıtaşlarındandır. Bebeğin psikolojik iyilik hali için Bakımveren kişinin tutarlı ve yeterli olması esas noktadır. Kısaca, bebeğin bir bağlam içerisine doğduğunu söyleyebiliriz. Burada dikkatimizi bakımveren ve bebek arasındaki karşılıklı bağlılığa da çekebiliriz. Hayatın ilk yıllarında kaygıları, zorlukları aşmayı bize bakımveren kişiden öğreniriz. Kaygı karşısında önce o bir bebek olarak bizi yatıştırır, sonra biz ondan aldığımız bilgiyle kendimizi yatıştırmanın yollarını geliştiririz
Read articleHer Şeyi Hatırlamak
Hipertimestik sendroma sahip kişilere belki bundan 10 yıl öncesini belki de daha eski bir tarihi sorduğunuzda o gün nerede olduğunu, neler yaptığını, ne giydiğini, neler yediğini bütün detaylarıyla hatırlayabiliyor. Hatta bütün bunlara ek olarak o gün dünyada neler yaşandığını, hava durumunun nasıl olduğunu dahi hatırlayabiliyor. Kişinin bütün bunları hatırlaması için ekstra bir çaba harcaması gerektirmemektedir. Sorulduğunda kolaylıkla hatırlayabilmekte ve hatırladığı bilgiler büyük oranda doğru çıkmaktadır.
Read articleGemi İnsanlarının Yalnızlığı
Geleceğe dayalı kaygı, performans kaygısı, ümitsizlik ve başarısızlık korkusu nedeniyle iç kaynaklarda meydana gelen tükenme anlamına gelmektedir. (Freudenberger, 1974; Ardıç ve Polatçı, 2008; Zorba, 2016) Tükenmişlik sendromu bireyin duygusal kaynaklarını tüketerek kişinin duygusal anlamda da tükenmesi ile sonuçlanmaktadır. (Ardıç ve Polatçı, 2008) Yoğun çalışma ve efor sarfetmeyi gerektiren denizcilik mesleğinde ise kişiden beklentiler ve üzerine düşen iş yükü oldukça fazla olmaktadır.
Read articleİçe Dönük Öfke
Depresyon, kısa vadeli bir ruh hali düşüklüğü değil, sürekli bir hüzün, yaşamdan zevk alamama, uyku ve yeme sorunları gibi belirtilerle karakterize edilen bir duygudurum bozukluğudur. Bu durum, yas tutma sürecinden farklıdır; çünkü depresyon, çeşitli faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkabilir ve Freud'a göre, kişi kendisine ait bir parçanın kaybını deneyimlemektedir. Freud, erken dönemde çocuk henüz hazır değilken yaşanan acı veren ayrılık veya kayıp sürecinin depresif kişiliğin temelinde yatan ortak bir deneyim olduğunu söylemektedir
Read article