Renk Psikolojisi

Baktığımız her yerde renkleri görürüz. Karşılaşabilecek olduğumuz tehlikeler dahi renkler vasıtasıyla önlenmekte. Bugün hastane, okul, yaşanılan veya dinlenilen alanlara kadar, renklerden yararlanılır. Özellikle psikolojik hastalıkların tedavisinde renkler bilimsel bir şekilde kullanılır. 1933’te, Fransız hekimler meclisi; hastane salonlarının duvarlarının hasta bölümlerine uygun boyanmasını istemiştir (coşkunlar için mor, umutsuzlar için kırmızı, ağır kanlılar için sarı). Aynı zamanda okulların yeşile boyanmasını teklif etmişler.

Renk, görsel bir olgu olmasına rağmen bilincimiz yolu ile vücuda gelir. Yani göz vasıtasıyla duyulan renk algılara dönüşür. Her rengin ayrı bir psikolojik etkisi olduğu ortaya konmuştur. Yapılan psikolojik araştırmalara göre renklerin insanlar üzerinde korku, acı, sıkıntı, neşe ve sakinlik verici özellikleri gözlenmiştir.

Toplumsal açıdan renkler

Renklerin toplumlara göre ayrı anlamlar ifade etmesi; doğa şartlarından, inançlarından ve kültürlerinden kaynaklanır. Örneğin soğuk bölgede yaşayanlar soğuk olan; mavi, mor, yeşil renkleri, sıcak iklim insan ateş renkleri olan; kırmızı, turuncu ve sarı renklerini sevdikleri dikkat çekmiştir. Bir başka örnek; Çin’de beyaz renk matem rengidir ve genç kızlarının gelinlikleri kırmızı olur. Ancak hiç değişmeyen ve her milletçe kabul gören renk anlamları da mevcuttur. Mesela kırmızı gül, bütün dünya için aşkın ve sevginin sembolü olmuştur. Siyah ise; kederi, sarının; hastalığı, yeşilin; ümidi ifade ettiğini biliyoruz.

Ana renklerin insan psikolojisine etkisi:

Kırmızı: En dinamik ve tahrik edici renktir. Şiddet, nefret gibi duyguları da sembolize etmektedir. Sınırsız coşkunluğu ve mücadele duygusu uyandıran bir renktir. Açık kırmızı güven, hakimiyet ve sevgi duygusu uyandırırken daha orta dereceli kırmızı ise, düzenlilik duygusu verir. Kan rengindeki kırmızı insanın iç dünyasına hüzün etkisi verir. Tabii ki kırmızıyı doğada mesela bir yaprakta görürsek bu bize sonbaharın hüznünü de verebilir. Rengin bulunduğu yere-çevreye-nesneye göre değişir. Geothe, kırmızının insana güç verdiğini söyler.

Sarı: Bazı araştırmalara göre ferahlık, sevinç, temizlik, aydınlık, mutluluk kavramları ile çağrışım yapan etkileri varken başka araştırma aynı rengin, zayıflık, hastalık, fakirlik ve mutsuzluk gibi kavramlar da çağrışım yaptığı ileri sürülmektedir. Bir kaynağa göre ise sarı renk zekâ geliştirici olduğu bildirilmiştir. Ayrıca sağ duyunun, güzel düşüncelerin ve mantığın da rengidir. Bir daire çizip içini sarı ile doldurup dikkatli baktığımızda sarının merkezden bir hareket kazanarak dışa doğru yayıldığını ve adeta bakana doğru yaklaştığını görürüz. Çünkü sarı derinlikten ziyade dışa yönelik bir renktir. Taksilerin neden sarı olduğu belki şimdi daha nettir hepimiz için.

Mavi: Dairesel formlarla mavinin etkisi daha çok kuvvetlenir. Mesela bir daire çizip içini mavi ile boyayıp dikkatle baktığımızda, mavinin merkeze doğru yönelerek bizden uzaklaştığını görebiliriz. Temizlik, rahatlık, sessizlik ve dinlendirici bir etkisi vardır. Ayrıca düşünme, karar verme ve yaratıcı fikirlerin doğmasına yardımcı olur. Bu nedenle en çok banka gibi çalışma alanlarında görürüz. Koyulaşıp siyaha doğru yaklaştıkça, insanda keder, hüzün ve sıkıntı duygularını uyandırırken, açıldıkça insan psikolojisi üzerinde sonsuzluk etkisi yaratır. Mavi, su ile havanın berraklığına yaklaştıkça, dinlendirici etkisi dikkat çekici bir şekilde yükselir ve ruh gibi uçucu bir renk, niyetsiz ve sınırsız atmosferi ifade eder.

Ara renklerin insan psikolojisine etkisi

Mor: Hassas kişilerin mor renkten hoşlandığını gösteren araştırmalar mevcuttur. Üzüntü, pişmanlık, korkaklık duyguları uyandırabilir. Belki bu yüzden bize mutluluk veren milka çikolata paketlerinde moru tercih ediyordur.  Mor’un içerisinde, maceraya dönük esrarengiz bir hava sezilir. Bu renk “melankolik karakterlidir. Hatta çok dikkatli kullanılmaz ise insan psikolojisinde bir panik ya da korku yaratabileceği bilinmektedir. Başka açıklamalarda asilliği, kendine güvenmeyi, özerkliği, tek vücut olmayı simgeler.

Turuncu: Sağlıklı insani özellikler gibi olgunluk ve samimiyet verir. Güneşi, rahatlığı, parlaklığı hatırlatır. Turuncunun kendi iç dünyasında çok aktif bir etkinliği vardır. Bu özelliğini insanın psikolojisine tatlı bir sıcaklık vererek gösterir. Çağrışımları arasında kabına sığmayan bir insanı coşkunluğunu, neşeliliğini sezebiliriz.

Yeşil: Temiz bir doğa, uzun kırları ve insan psikolojisinde ferahlık hissini uyandırır. Bu renk tüm renklerin en sessiz-sakini ve en hareketsizi olmakla birlikte; duygusal bir gizemliliği de vardır. İnsan psikolojisine huzur, rahatlık ve sakinlik verir ama bir süre sonra insan bu sakinlikten rahatsız olur.

Siyah: Her zaman korkunun, sonsuz derinliklerin, paniğin ve ölümün çağrışımını hissettirebilir. Olumsuz etkileri insan psikolojisi üzerinde çok yoğundur. Keder, sıkıntı, üzüntü ve matemin rengidir. Siyah diğer renkler ile karıştırılınca özelliklerini bozar ve sönükleştirir. Örneğin; sarıya siyah karıştırılınca, ışıklılığını yitirir, hastalıklı, fesat ve zehirli bir görünüm edinir. Siyah renklerle karışımında, kendinde olmayan ışıktan dolayı diğer rengin de ışığını hemen yok etmeye başlar. Ancak siyah küçük yüzeyler halinde kullanıldığında, canlılık da verdiği bildirilmiştir. Bu özelliğinin dışında neşeli zamanlarınızda ve özel anlamlı günlerinizde siyah giyinmek sizi daha belirli bir kimliğe sokar.

Beyaz: Geniş yüzeylerde insan psikolojisine bir serinlik ve soğukluk etkisi yaratır. Beyaz, ferahlık, soğuk kanlılık, samimiyet ve aydınlık hisleri uyandırır. Toplumsal değerlerde ise masumiyet, temizlik ve asaleti temsil ettiği bilinir. Huzur ve güven verici beyaz renk barış sembolü olarak güvercin kabul edilir. Araştırmalara göre beyaz renkteki giysiler insanı daha genç gösterdiği ifade edilir.

Gri: Olgun, dikkatli ve huzurlu bir insanın sembolüdür. Hareketsiz, durgun ve tarafsız bir renk olarak kabul edilir. Bu hareketsizliğin içinde bir sır gibi saklı ümitsizlik vardır. Ayrıca masumiyet ve tarafsızlık hissedilir. Bürokratlar da genelde griyi tercih eder. Ayrıca uzlaştırıcı, denge unsuru olan bu renk, alçak gönüllülüğü temsil eder. Hassas ve çabuk etkilenen kişiler için sıkıntılı ve ümitsiz bir hava yaratabilir.

Psikolog Süreyya ÇALIK

Facebook
Twitter
LinkedIn
Telegram
Comments

Related posts