Terapötik İlişki ve Terapötik İş birliği

Şema Terapide Kullanılan Teknikler

Şema terapiye göre psikopatolojinin oluşmasındaki ana sebep, bireyin özellikle erken çocukluk yaşantısındaki temel ihtiyaçlarının doyurulmamış olmasıdır. Bilişsel davranışçı terapiden türemiş olan şema terapide terapist danışanlarının bu ihtiyaçları ile karşılaşmasını sağlamaktadır. Tedavinin ana amacı kişinin öncelikli karşılanmamış ihtiyacının tanınması, karşılanması ve danışanın bu süreci kendi başına sürdürebilecek yetiyi kazanmasına yöneliktir. Kısacası danışanın uyumsuz şemalarını, modlarını ve baş etme mekanizmalarını uyumluya dönüştürmektir.

Sigarayı bırakmak için hipnoterapi

Freud’un Klasik Psikanalizi ve Günümüzde Psikoterapi

Psikodinamik terapi uygulayan terapsitler yalnızca nevrotik hastalar ile değil aynı zamanla borderline düzey duygulanımı istikrarsız ve eyleme vuran danışanlarla aktarım odaklı ya da psikotik gerilemeleri olan danışanlarla destekleyici terapi gibi yöntemler kullanabilirler. Bu bağlamda da klasik psikanalizden farklılaşmışlardır.

‘’Bu Son Şansın’’

Bazen empati duygumuzdan, affetme arzumuzdan; bazen kaybetme korkumuzdan, bazen de kopmaya olan direncimizden hiç de şansı hak etmeyen kişilere hayatımızda yer vermeye devam ederiz. Tanılan sayısız şans, her defasında ‘’Bu son şansı’’ telkiniyle içimizi rahatlatır. Bu durum suistimale açık hale gelmemizle sonuçlanır. Bazen bu şans verme durumu öyle bir hal alır ki, aslında bizden o şansı talep etmeyen kişilere bile içten içe şans verdiğimizi fark ederiz.

Sahte Kendilikten Gerçek Kendiliğe

Gerçek Kendilik, bireyin içsel doğasının, özünün ve benliğinin tamamını ifade eden, dış etkiler tarafından şekillendirilmemiş olan, kişiliğin doğal ve otantik hali olarak tanımlanabilir. Gerçek Kendilik, bireyin sahte maskeleri veya rol yapma gereksinimi olmaksızın, içsel değerlerini, inançlarını, duygularını ve özgün yeteneklerini ifade edebilmesini sağlar. Akıl hastanesindeki deneyimi Veronika’nın gerçek kendiliğini açığa çıkaran bir katalizör görevi görür. Veronika toplumun dayattığı normlardan sıyrılmaya, kendi iç sesini dinlemeye ve kendi duygularını aramaya başlar. Diğer bir ifadeyle içindeki tanımadığı diğer Veronikalar’ı fark etmeye başlar.

ücretsiz terapi/ücretsiz psikolojik danışmanlık

Kültür Terapi Sürecimi Etkiler mi?

terapistimiz bizim gibi olsun, bize benzesin isteriz. Çünkü bizim gibi olan birinin bizi daha iyi anlayacağına olan inancımız kuvvetlidir. Bize benzeyen, bizimle belki aynı dini belki aynı siyasi görüşü paylaşan biriyle konuşmak daha kolay gelir. Danışanın, terapistiyle ortak nokta bulma arzusu esasında bu sebepten sürer.

Borderline Kişilik Bozukluğunda Şema Terapi İle Tedavinin Tanımlanması

Nevrotik Kişiliklerde Dinamik Psikoterapi Stratejileri

Terapist, danışanın terapi ile birlikte öznel deneyimine dair kabul geliştirmesine yardım eder. Danışan spresifik uyaranlara karşı vermiş olduğu tepkileri nedenleri ile birlikte özümser. Hem kendiliğe dair olan hem de ötekilere dair olan alg bütünleşir ve karmaşıklaşır. Seans sırasında tekrar tekrar canlandırılan kaygı dolu durumlara tahamül artar ve deneyimler kısıtlamalar olmadan yaşanılır.

Nevrotik Savunmalar ve Görüntüyü Bozan Savunmalar

Savunmalar, bireyin çeşitli stres yaratan durumlara, tehditlere, ruhsal çatışmalara ve rahatsız edici duygulanımlara karşı uyum sağlamak için bilindışında otomotik olarak geliştirdiği korunma mekanizmalarıdır. Savunma mekanizmaları sayesinde birey öznel deneyimi değişime uğratarak duygusal sıkıntıdan kaçınmaya çalışır.

Sosyal Medya ve Güzellik Standartları

Aslında bunların hepsi özgüvene, benlik saygısına ve ruh sağlığına zarar veren idealler. Bazılarımız kendimize düşen yetersizlik hislerini alıp yolumuza devam ederken bazılarımız ayna karşısında takılıp kalabiliyor. Kendini baştan sonra inceleme döngüsünden çıkamıyor. Bu gibi durumlarda aynaya bakmak, kişinin kendi görünüşünü, topluma göre ölçmenin bir yolu haline gelebilir.

Yaşıtlarından Daha Olgunsun?

Aslında bu zamansız olgunlaşmanın temel sebebi sahip oldukları olgunlaşamayan ebeveynleridir. Bazı ebeveynler yetişkin olmanın getirdiği sorumlulukları alamaz, yetişkin rolüne sadık kalamazlar. Bu durumda yetişkin olma görevi, çocuğa kalır. Halbuki; çocukluk, kendine has gelişim özellikleri içeren bir yaşam dönemidir. Bir çocuğun yetişkin rolüne soyunmaya mecbur kalması, aslında çocuğun gelişim düzeyinin ötesinde koşullara ve sorumluluklara maruz kalması anlamına gelir

Borderline Hastalarda Eyleme Vurma

Borderline kişilik bozukluğuna sahip hastalar dürtüsellik ve eyleme vurma davranışları ile bilinirler. Terapi sürecinde yaşanan bu eyleme vurmalar, bireylerin ruhsal çatışmalarını söze dökemedikleri için davranışsal yolla ifade etmesinden kaynaklanır. Hasta seanslara geç gelme, seans sırasında konuşmaktan kaçınma, verilen ilaçları kullanmayı reddetme veya seans ücretini geç ödenme gibi çeşitli davranışlarla eyleme vurabilir. Seans dışında eyleme vurmaya ise yeme bozukluğu, madde kullanımı, rastgele cinsel ilişki, hırsızlık, özkıyım ve intihar davranışları örnek verilebilir. Bu davranışlar hastanın ruhsal acısını hafifletmeye ve bir şeyler ifade etmeye çalıştığını gösterir. Bu çabaların eyleme vurma ile sonuçlanmasının sebebi ise daha etkili bir yol bulamamalarıdır.