Narsistik İstismarın Etkileri
Narsistik istismar, istismarcının yalnızca kendisini önemsediği ve partnerinin davranışını ve duygusal durumunu manipüle etmek için sözler ve eylemler kullanabileceği bir tür duygusal istismardır.
Narsistik istismar, istismarcının yalnızca kendisini önemsediği ve partnerinin davranışını ve duygusal durumunu manipüle etmek için sözler ve eylemler kullanabileceği bir tür duygusal istismardır.
kendinizi savunmadan ve hatta düşmanca ifadelere katılmadan birkaç cümleyle cevap vermek ve gerçeklere bağlı kalırken daha ılıman bir tutum kullanmak anlamına gelir
Narsist kişiler derinde hissettikleri değersizlik duygularını başkalarına yansıtarak bunların üstesinden gelmeye çalışırlar. Eleştirilere karşı duyarlılıkları çok yüksek olduğundan ötürü saldırgan tavırlar sergileyebilir, çok öfkelenebilirler.
Hem sosyopatlar hem de narsisistler, başkalarıyla iletişim kurarken gözle görülür bir empati eksikliği gösterirler. Ahlaktan bir şekilde yoksundurlar ve başkalarına karşı plan yapmaktan ve gündemlerine uyacak şekilde onları kontrol etmekten çekinmeyebilirler. Hedeflerine ulaşmak için bir sosyopat veya narsisist cazibelerini kullanabilir.
Çocuklar iki yaş civarında rol yapmaya başlar. Ayrıca yatağın altındaki canavar ve diş perisi gibi fantastik varlıklara inanırlar ve genellikle hayali arkadaşları olur. Bu yaş diliminde, küçük çocuklar fanteziyi gerçeklikten ayırt etmekte zorlanırlar.
Haset duygumuz, yeni biriyle karşılaştığımızda içimizde oluşan hisler, dünyayı siyah-beyaz ya da gri olarak algılıyor oluşumuz baştaki ikiliğin yansımalarını barındırır. Yani yaşamımızın büyük bölümü çatışmalarla, zıtlıklar altında gidip gelmelerle, düalitemizle belirlenir.
Çok sayıda bilişsel çarpıtma türü mevcuttur ve ya hep ya hiç düşünme biçimi en yaygın bilişsel çarpıtmalardan biridir.
“Normallik bir ütopyadır. Gerçek yaşamda mutlak normallik yoktur.”
Hatalar yapacaksınız ve canınızı yakacaklar ama uzun vadede buna değecektir. Duygularınız ve sezgilerinizle bağlantınızı kaybederseniz, gerçekten önemli olan şeylerle de bağlantınızı kaybedersiniz.
bu yüzden hata yaptıkça daha kendimizden daha da şüphe eder ve üzülürüz. Kendimizi mükemmel olmadığımız için eleştiririz. Bir süre sonra da bu mükemmeliyetçilik bizi engellemeye başlar.