Yaratıcılık ve Delilik
Psikohelp
Paylaş
Yaratıcılık ve delilik arasında ince bir çizgi bulunduğundan bahsedilmektedir. Peki yaratıcı olan kişi mi deliliğe yatkındır yoksa delilik beraberinde yaratıcılığı mı getirir? Aristoteles, Antik Yunan döneminde “Hiçbir büyük zihin bir parça delilik olmadan varolmamıştır.” demektedir. Hipokrat’a göre ise delilik dört vücut sıvısının dengesizliğinden kaynaklanmaktadır. Bunlar: kan, kara safra, sarı safra ve balgamdır. Bu sıvıların dengede olmasının kişiyi sağlıklı kılan unsur olduğu düşünülmektedir.
Martindale, yaptığı çalışmada şairleri ruh sağlığına göre normal, semptomatik ve psikotik olarak ayırırken şairlerin %15 gibi bir oranının hayatlarının bir döneminde psikotik ataklar yaşadığı, %50 kadarının ise psikopatolojik semptomlara sahip olduğunu ortaya çıkarmıştır.
James Kaufman 2001’de yaptığı bir çalışmada yazarların önemli derecede yüksek bir oranda zihinsel hastalık ve intihar riskleri taşıdığını ortaya koymuştur. Şairler arasındaki intihar oranları %24, yazarlar arasında %14, normal nüfusta ise bu %1 olmaktadır. Bu bulgulara 1963’te intihar eden yazar Sylvia Plath’den esinlenilerek “Plath Etkisi” adı verilmiştir.
Carson ve arkadaşlarının 2003 senesinde yaptıkları bir çalışmada ise yüksek yaratıcılık seviyeleri ile anormal davranışlar arasında pozitif bir korelasyon olduğuna dair bir bulgu ele geçirilmiştir. Bu tür kişilerde bipolar bozukluğun mani aşamasında özellikle yaratıcılığın önemli ölçüde bir yükselişe geçtiği ve rahatsızlığı yaratıcılık ile kompanse edebildikleri görülmüştür. (şişli psikolog)
Nörolojik düzeyde ise yaratıcılık ile psikopatoloji arasında çeşitli bağlantıların olduğu ortaya konmuştur. Yaratıcı zihin ile psikopatolojik zihin arasındaki nörolojik benzerlikler araştırmaların doğruluğunu yordamaktadır. Bu ise yaratıcılık ve psikopatoloji arasındaki korelasyonu pozitif yönde bir doğrultuda öne sermektedir. Bipolar bozukluk ve şizofrenide frontal lob aktivitesinde artış gözlemleniyor olması kişinin ilgisiz iki fikir arasındaki bağlantıyı daha rahat kurmasına yol açmaktadır. Bu ise yaratıcılık becerisinin gelişiminde oldukça önemli olmaktadır.
Michel Foucault, “Deliliğin Tarihi” isimli eserinde deliliğin yalnızca biyolojik bir olgu değil, sosyo-kültürel bağlamda kişilere toplum tarafından kontrol edilmekte zorlandıklarında verilen bir etiket olduğu konusunda tartışmıştır. Thomas Szasz ise “delilik cidden var mıdır” üzerine ruhsal hastalık kavramını tamamen reddeden bir görüş ortaya atmıştır. Ona göre bu kavram bireyleri toplumdan sapma konusunda kontrol etmek için ortaya atılan bir olgudur.
Online ve Yüz Yüze Uzman Klinik Psikolog Kadromuz için Tıklayın
Ücretsiz/Uygun Psikoterapi için Tıklayın
Ücretsiz Terapi için Tıklayın
Psikolog Deniz Geçginer
KAYNAKÇA
Parashor, P., Chaudhary, A. (2018). Madness and Creativity: Unravelling the Mystery through Case Studies of Popular Artists. Indian Journal of School Health&Wellbeing, 4(1), 88-107.
istanbul psikolog, yüzyüze terapi, online terapi, şişli psikolog, online danışmanlık
Alt Başlıklar
Alt başlık bulunamadı.
Psikohelp Uygulamasını İndirin
kullanıcı Psikohelp'e güveniyor
Psikohelp Uygulamasını İndirin
© 2024 Psikohelp Tüm Hakları Saklıdır
0 (212) 216 23 67