Yas ve Bağlantı Nesneleri- istanbul psikolog, online psikolog

Yas süreci, bağ kurulmuş bir nesnenin yitimi sonrasında öfke, hüzün, çaresizlik, yalnızlık ve terk edilmişlik gibi birçok karmaşık hisle dolu olan doğal bir tepki olarak karşımıza çıkmaktadır. Her insan bu süreci farklı şekillerde deneyimlemektedir. Kimileri için yas süreci normal seyrinde ilerlerken ve bireyler kaybı bir süre sonra kabullenirken kimileri için bu süreç katlanılması güç, sancılı ve baş edilemeyen bir dönem halini alabilmektedir.

Yas, ölüm gibi geri dönülemez bir yitim ardından yaşanabileceği gibi yurdunu terk etmek zorunda kalma, bedenin herhangi bir parçasını kaybetme gibi bir kayıp durumu ardından da deneyimlenebilir. Bu nedenle yas, hem kaybedilen nesneye yönelik hayallerin yitimi hem de eskiden sahip olunana geri dönememe ve sahip olunanın elinden kayıp gitmesi olarak da görülmektedir.-şişli psikolog

Yas süreci yitim yaşayan kişinin yitimi inkârı ile başlayan, yoğun öfke veya suçluluk duyguları ile iç içe olan bir dönem olsa da zaman içerisinde kişinin kayba karşı tahammülü artmaktadır. Böylece yitirilen kişinin bıraktığı boşluk ve özlem hissi kişi tarafından hala taşınsa dahi kişi günlük hayatına devam edebilir ve toplumsal hayata uyum gösterebilir.

Bu süreç her zaman ve herkes için doğrusal aşamalarda ilerleyen bir süreç değildir. Özellikle ayrışma ve bireyleşme sürecini sağlıklı bir şekilde geçirmemiş, yalnız kalmaya tahammülü olmayan ve ötekilere bağımlı olan kişilerde yas süreci patolojik bir hal alabilmektedir. Bu kişilerce nesnenin yitimi yaşamın sonu niteliğinde algılanabilmektedir. Çünkü kişiler kendilerini ancak öteki nesnelerle tanımlayabilmektedir.-beşiktaş psikolog

Yas sürecinde hissedilen yoğun üzüntüyü dışsallaştırma ve yitimle baş etmek için kullanılan bir yol olarak karşımıza yitirilen nesne ile bağlantılı başka bir nesneye yatırım yapmak çıkmaktadır. Bu nesne kaybedilen kişinin izlerini taşıyan herhangi bir eşya olabilir. O kişiye ait bir kıyafet, o kişiden alınan bir hediye buna örnektir.

Öte yandan bağlantı nesnesi adı verilen, kişi ve yitirilen nesne arasında köprü görevi gören bu nesne bir insan da olabilmektedir. Örneğin, çocuğuna ölen anne veya babasının ismini veren biri annesi ve babası ile yarım kalmış yaşantısını ve fantezilerini çocuğu üzerinden yaşamaya devam etmeye çalışıyor olabilir. Fakat doğduğu andan itibaren gidenin yerini doldurmak görevi yüklenen o çocuğun bireyleşmesi ve bağımsızca kendi kimliğini ortaya koyması bununla birlikte güçleşmektedir. Yine de bağlantı nesnesi haline gelen kişi, yitimi yaşayan kişinin o an yas süreci ile baş etmesini kolaylaştıran araçlar olarak görülmektedir. Kişi o nesneler aracılığıyla ölen kişiyi fantezisinde yaşatmaktadır veya hala o kişi ile bağını sürdürmektedir. O nesne hem öfkenin hem hüznün hem özlemin hem yalnızlığın yansıtıldığı nesne haline gelmektedir.-mecidiyeköy psikolog

Öte yandan kaybedilen nesnenin gitmesine izin vermemek, hala onu yaşatmaya çalışmak ve yası işlemekten kaçınmak uzun vadede o yasın şiddetlenmesine ve patolojik bir hal almasına neden olmaktadır. Patolojik yas kişinin odağının yalnızca kaybedilende olmasına, yeni ilişkiler kuramamasına ve hayata kaldığı yerden devam edememesine eğrilmektedir. Kaybedilen nesne kişinin hayatında öylesine büyük bir alan kaplar ki kişi kendi hayatında dahi odak noktası olamaz ve arka planda kalır.  

Online ve Yüz Yüze Uzman Klinik Psikolog Kadromuz için Tıklayın

 Ücretsiz/Uygun Psikoterapi için Tıklayın

Ücretsiz Terapi için Tıklayın

Hamide Güven

Referans

Bildik, T. (2013). Ölüm, kayıp, yas ve patolojik yas. Ege Tıp Dergisi, 52(4), 223-229.

Odağ, C. (2023). Nevrozlar-2, Odağ Psikanaliz ve Psikoterapi Eğitim Hizmetleri Yayınları.

yas, ölüm,yitim, bağlantı nesneleriistanbul psikolog,psikolog İstanbul,psikolog,şişli psikolog,istanbul psikolog tavsiye,istanbul en iyi