TAVSİYE EDİLEN PSİKOLOG 2024

 

Psikolog Seçerken Dikkat Edilmesi Gereken Konular Nelerdir?

Yazımıza daha önceki yazılarımızda sık sık ele aldığımız ve üzerine çokça konuştuğumuz kendimiz için psikolog seçerken nelere dikkat edeceğimiz konusu. Kendimiz için bir psikolog arayışına çıkmadan önce neyimiz olduğu ve problemimizin tespiti önemlidir. Neyimiz olduğu bulduktan sonra ise ihtiyacımızın ne olduğunu belirlemeliyiz. Bu ihtiyacımıza göre de bir araştırma içine girmeliyiz. Öncelikle bu alanla ilgili bir araştırma yapıp bu alan için tercih edilen en iyi terapi yöntemini bulmalıyız. İhtiyacımıza göre yaptığımız araştırmada bu alanda çalışan ve bu alanda tercih edilen terapi yöntemini kullanan psikolog arayışına çıkmalıyız. Sizin için en iyi ve en doğru psikolog rahatsızlığınızla ilgili uzmanlığa sahip bu rahatsızlıkta veya sizin istediğiniz terapi yöntemi ile çalışan bir psikologdur. Psikoloğun çalışma alanı ve uzmanlığına karar verdikten sonra ulaşım ve ücret konusu gönderme gelir. Bütçenize göre bir fiyat aralığı çıkartıp buna göre aramalarınıza devam edebilirsiniz. Son olarak ulaşım bir sorunu ise tercih ettiğiniz psikolog için online seçeneği bulunduğunda bu durum ortadan kalkıyor. 

Bu konu hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için aşağıdaki linke tıklayın

https://psikohelp.com/istanbul-psikolog-onerisi

 

2024 de Psikoloji Alanında Neler Öne Çıktı?

Her geçen yıl psikoloji alanına ve psikoterapiye karşı oluşan ilgi artmaktadır. Bu ilgi gelişen yaşam şartlarıyla birlikte şehir yaşamı, günlük hayattaki sorunlarla baş etme, stres ve kaygı durumunun artması, aile, iş ve sosyal çevrelerde yaşanan problemlerle birlikte insanların psikolojik desteğe ihtiyacı giderek artmaktadır. Bu ihtiyaçta psikoloji alanına ve psikoterapiye karşı ilgiyi arttırmaktadır. Bu ilgi o yıl içerisinde yaşanan olaylara göre de değişim göstermektedir. Yaşanan olaylar belli konuları ön plana çıkarmaktadır. Örneğin 2023 yılında meydana gelen depremle birlikte travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve yas süreci ile ilgili alanlar ön plana çıktı. 2024 yılında ise gerçekleştirilen sınavlarla birlikte gençlerin psikolojik sağlamlılığı, stres ve kaygı durumları ile nasıl baş edeceği, çocuk gelişimde ebeveynler ve yetişkinlerin tutumu ve negatif duygularla baş etme, afet ve kriz durumlarında bireylere verilebilecek psikolojik destek nedir, kişilik psikolojisi ve öz farkındalık ile ilgili alanlar ön plana çıkmıştır.

 

Hangi Konularda Psikolojik Destek Almalıyız?

Çoğu insanın aklında genellikle “Hangi durumlar ve rahatsızlıklar için psikolojik destek almalıyım, hangi durumlar beni psikolojik desteğe ihtiyaç olduğumu gösterir?” gibi sorular gelmektedir. Bu sorular sorulduğunda çoğu kişinin aklından geçen şey psikolojik destek almak için belli bir sorununun veya rahatsızlığının olması gerektiğidir. Belli bir psikolojik problemi olmadıkça psikoterapi almaya gerek yok. Fakat birisinin psikolojik destek alması için sadece bir rahatsızlığa ihtiyacı yoktur.  Bir insan dinlenmek istediğinde, kendisinin şu an tanıdığından daha fazla tanımak ve farkındalık kazanmak istediğinde veya sadece kendisine ait bir alan istediğinde de psikolojik destek alabilir. Çünkü psikoterapi bizim için ayrılmış bir oda ve zamanda kendi duygu, düşünce ve davranışlarımızla karşılaştığımız ve kendimiz hakkında farkındalık kazandığımız bir alandır. Bu yüzden bireyin psikolojik destek almak istemesi için belli bir rahatsızlığı veya problemi olmasına gerek yoktur. Bunun için sadece psikolojik destek almak istemesi yeterli bir sebeptir. Yine de bu noktada isterseniz hayat kalitemizi düşüren, bizi günlük hayat ve aktivitelerden uzak tutan rahatsızlıklardan bahsedelim. Bu rahatsızlıklar genelde küçük belirtilerle ortaya çıkmakla birlikte zamanla daha büyük sorunlara ve sıkıntılara yol açar. En sonunda ise hayatımızın büyük bir bölümü haline gelir. Bu noktada çoğu kişi için kişiliğinin ayrılmaz bir parçası haline de gelebilir. Bu problemler bireyin günlük hayatta karşılaştığı rahatsız edici, stres ve kaygı yaratan durumlarla birlikte yaşadığı veya yaşamakta olduğu travmatik bir deneyimde buna sebep olabilir. Bunlar genellikle kaygı bozuklukları, panik atak, uykusuzluk, yemek bozuklukları, OKB ( Obsesif Kompüsif Bozukluk ), TSSB ( travma sonrası stres bozukluğu ), bağımlılıklar ( alkol, uyuşturucu, kumar, alışveriş ve benzeri), depresyon, anksiyete, fobiler ( kapalı yer, karanlık, yükseklik, örümcek, hayvan korkusu gibi), bipolar bozukluk gibi rahatsızlıklardır.

 

 

Online Terapi Mi Yüz Yüze Terapi Mi?

Bir diğer soru terapi alacağımız zaman bunun online mı yoksa yüz yüze mi olacağı sorusudur. Çoğu kişi için yüz yüze ve online seçeneği sunulduğunda hangisini seçmesi onun için daha iyi olacağı ve hangi durumda daha fazla verim alacağı konusu bir sorundur. Bu durumda önemli olan ise bizim için hangisinin daha uygun olduğudur. Seans almak istediğimiz yer bize ne kadar mesafede toplu taşıma ile ulaşım kolay mı, trafik problemi olur mu, benim durumum yüz yüze için uygun mu gibi birçok konu vardır. bu noktada durumumuz ( ulaşım sorunu, fiziksel bir rahatsızlık, evden veya bulunduğun yerden ayrılamam, güven sorunu veya rahatsız hissetmek, zaman bulamamak veya daha özel durum ) online terapi almaya müsait olmadığında online terapi seçeneği bizim için daha cazip bir konumdadır. Bununla yüz yüze için herhangi bir engel durumunuz olmadığında da yüz yüze terapi bizim için tercih edilecek bir seçenektir. 

 

Psikolog Tavsiyesinde Uzmanlık Alanı

Psikolog arayışında uzmanlık alanının önemi nedir? Kendimiz için psikolog arayışına çıktığımızda dikkate alacağımız konulardan biri psikoloğun çalışma alanı yani uzman olduğu konulardır. Araştırma yaptığınız psikoloğun öncelikle bireysel, çift, aile danışmalığı, çocuk ve ergen gibi kimlerle çalıştığı önemlidir. Psikoloğun kimlerle çalıştığıyla birlikte hangi alanlarda uzmanlığı olduğu da ön plana çıkmaktadır. Bu noktada psikoloğun Kaygı Bozuklukları, Duygudurum Bozuklukları, Cinsel Bozukluklar, Madde Kullanım Bozukluğu, Dissosyatif Bozukluklar, Obsesif Kompulsif Bozukluk, Travma ile ilgili Bozuklular, Bedensel Belirti Bozuklukları, Kişilik Bozuklukları, Çocukluk Çağı Bozuklukları ve Yemek Bozukları gibi hangi alanlarda çalıştığı önemlidir. Psikoloğun çalıştığı alan ile birlikte kendi ihtiyacımıza göre bir yol belirleriz. Bu yol doğrultusunda kendimiz için bir psikolog listesi hazırlayıp diğer konular da devreye girdiğinde bu listedeki en uygun psikoloğu seçeriz.

 

Psikolog Seçiminde Yapılan Hatalar Nelerdir?

Hatalı bir psikolog seçiminde en büyük yanlış bu süreçte yeteri kadar araştırma yapmamaktır. Karşımıza çıkan ilk yer veya psikolog ile iletişime girip bir terapi süreci başlatmaktır. Bu noktada kişi terapi ihtiyacı ile birlikte yeterince bir araştırma içerisine girmediğinde nelere dikkat etmesi gerektiği, normal bir terapi sürecinin nasıl olduğu, terapistin çalışma alanının ve uzmanlığının ne olduğu, terapi sınırları ve etik ve terapi aldığı kişinin hangi eğitimleri aldığı, hangi alandan mezun olduğu ile ilgili konular göz ardı edilebilir. Bu konuların göz ardı edilmesi bireyin terapi sürecini baştan başarısızlıkla sonuçlandıracaktır. Çünkü araştırma eksikliği kendisi için en uygun psikoloğu bulmasına engel teşkil edecektir. İlk olarak ihtiyacı dışında bir terapiste gitmek, kendisine uygun olmayan bir terapi yöntemle çalışma zorunda kalmak, etik kurallarının uygulanıp uygulanmadığını bilmemek, sınırların farkında olmamak ve en önemlisi terapi aldığı kişinin gerekli alanda mezun olup olmadığını gibi durumların yaşanmasına neden olabilir.  Araştırma eksikliğiyle birlikte bir kişinin ilk seanstan karar vermesi ve terapiden hemen bir mucize olmasını beklemek te psikolog seçimlerinde hatalara yol açabilir.   

 

Bölgelere Göre Psikolog Tavsiyesi

Psikolog seçimleri bulunduğumuz bölgelere göre değişlik göstermektedir. Bu bölgenin yaşam alanı, yaşam koşulları, çevresi, orda yaşayan insanlar, hangi konuların ön planda olduğu gibi birçok etmen değişikliğe neden olmaktadır. Örneğin İstanbul gibi kalabalık ve gelişen bir şehirde ihtiyacınıza göre her türlü psikolojik desteği bulabilirsiniz. Bu duruma orda yaşayan insanların çeşitliği ile birlikte İstanbul’un bir merkez haline gelmesi de etki etmektedir. Bu noktada psikolog arayışınız Avrupa ya da Anadolu yakasında yapabilirsiniz. İstediğiniz yerde size bu hizmeti verebilecek özel klinikler veya hastaneleri bulabilirsiniz. İstanbul da Beşiktaş, Şişli, Kadıköy, Zeytinburnu, Fatih, Ataşehir, Fatih, Avcılar ve Beylikdüzü gibi bölgelerde yoğunluk göstermektedir. İstanbul dışında İzmir de ise psikolojik desteği hem özel alanlarda hem de kamu alanında bulabilirsiniz. Devlet hastanelerinde verilen hizmetle birlikte belediyelere de psikolojik destek için başvurabilirsiniz. Kamu ve özel olmak üzere İzmir de daha çok Karşıyaka, Buca, Alsancak, Balçova, Narlıdere, Bornova bölgelerinde yoğunluk göstermektedir.

Ankara da psikolojik destek için devlet hastaneleri, ruh sağlığı merkezleri, üniversiteler ve özel kliniklerde bu desteği bulabilirsiniz. Özelliklede Ankara’nın Çankaya, Keçiören, Yenimahalle, Mamak, Etimesgut ve Sincan bölgelerinde bulabilirsiniz. Özel klinikler ise daha çok Çankaya, Batıkent ve Yenimahalle de yoğunluk gösterir. Bursa da ise psikolojik destek merkezleri daha çok Osmangazi de ve Nilüfer bölgelerinde yoğunlaşmıştır.  Bu şehirler dışında psikolojik destek yerleri Antalya, Adana, Diyarbakır, Gaziantep, Eskişehir ve Trabzon’da da yoğunluktadır.

 

Psikolojik Destek Almanın Önemi Nedir?

Psikoterapi bizim kendi sürecimizden geçtiğimiz bir süreçtir. Bu süreç 6 ay ya da 3 ve 10 yıl arasında değişmektedir. Kimisi için bu süreç günlük hayatımızı yola koymakta ve kaliteli bir yaşam sürmemizin önünde engel teşkil eden sorunlarımızdan kurtulmak için veya kendimizi daha iyi tanımak ve farkındalık kazanmak amacıyla başlamaktadır. Bu süreç içerisindeyken kendimiz ile yeniden tanışacağız, kendimiz hakkında bilinmeyen yönleri keşfedeceğiz, bilinçaltına attığımız düşünceler karşılaşacağız, terapiye başlarken var olan problemlerimizin kaynaklarını öğreneceğiz, günlük hayatta kullandığımız ve farkında olmadığımız savunmalarımızın farkına varacağız ve en önemlisi karşılaşmak istemediğimiz ve inkar ettiğimiz durumlarla yüzleşeceğiz. Psikoterapi duygu, düşünce ve davranışlarımızı anlamlandırmada bize yardımcı olur. Bu keşif süreci bizi duygusal ve zihinsel olarak geliştirecek. Bundan sonraki süreçte karşımıza çıkan problemler başa çıkma kabiliyetimizi arttıracaktır. Psikoterapi hayatımız hakkındaki bilinmezlikleri ortadan kaldırarak bizi belirsizliklerden kurtarıp önümüze daha net ve korkusuzca bakmamız konusunda yardımcı olur.

Sizde kendi psikoterapi sürecinizden geçmek için Psikohelp’ e başvurabilirsiniz. Aşağıdaki linke tıklayarak Psikohelp sitesini ziyaret edin.

https://psikohelp.com/