Şizofreni Nedir Ne değildir? (2)
Psikohelp
Paylaş
Yabancı dillerde “stigma” olarak anılan bu damga diğerlerinden farklı olarak, psikiyatrik bozuklukların tümünü kapsamaktadır. Damga bir diğer adıyla etiket insana gereksinim duyduğu basit açıklamayı sağlamakta düşmanca tutumları için mazeret oluşturmaktadır. Günlük konuşmalarda “akıl hastası” ya da “ruh hastası” hemen her zaman aşağılayıcı, küçük düşürücü bir anlamda kullanıyor. Fakat Damgalamanın sonucu ayrımcılıktır. Damgalamanın sonucu yalnızlığı, bilgi kirliliğini ve tedaviye ket vurmayı beraberinde getirir. Şizofreni ile alakalı mitleri inceleyelim istedim.
• hastaları çalışamazlar.
• kişilik bölünmesi demektir.
• hastaları tehlikeli ve saldırgandır.
• hastaları tembeldir.
• erken bunama demektir.
• hastalıklarını kendileriyle birlikte yaşayanlara bulaştırır.
• hastaları tembel ve güvenilmez insanlardır.
• karakter zayıflığından ve iradesizlikten dolayı ortaya çıkar (“hastalar yeterince çaba gösterseydi bu durumun üstesinden gelebilirdi”).
• hastalarının her söylediği şey saçma olacaktır.
• Mahalledeki şizofreni hastası çocuklarımıza zarar verebilir.
• şizofreni hastaları sanıldığından daha da tehlikelidir.
• uygulanan tedavinin işe yarayıp yaramadığı hakkında sağlıklı fikir yürütemez.
• ne zaman ne yapacaklar belli olmaz (“bunların sağı solu belli olmaz”).
• kendi hayatları hakkında mantıklı kararları veremezler (kimin yanında, nerede yaşamak istedikleri gibi).
• şizofreni, anne babanın hatalı tutumu nedeniyle ortaya çıkar.
• şizofreninin sebebi fazla mastürbasyon yapmaktır.
• şizofreni hastalarının çocukları da şizofren olur.
• şizofreni ömür boyunca giderek ağırlaşır.
Şizofrenisi olan bireylerin suç oluşturacak davranışlarda bulunma riski bir miktar yüksek olmakla beraber, ruhsal rahatsızlığı olmayan kişilerce işlenen suçlarla karşılaştırıldığında çok küçük bir oran tutacaktır. Mesela ne trafik kazalarından, gazetelerin üçüncü sayfalarını dolduran aile facialarından ne de savaşlardan şizofreni hastalarının değil “sağlıklı” bireylerin sorumlu olduğunu hatırlamamızda fayda var.
Çalışmalara göre zeka düzeyinin normal olması, hastanın kadın olması, medeni durumunun evli olması, hastanın prenatal komplikasyon öyküsünün bulunmaması, ailede şizofreni öyküsünün bulunmaması, ailede duygudurum bozukluğunun olması, hastalığın 20 yaş ya da daha sonrasında başlaması, hastalığın akut bir biçimde başlaması, hastalığın başlatıcı etmenleri arasında stres etkenlerinin olması, hastalığın gidişinde negatif ve bilişsel belirtilerinin bulunmaması, sanrı ve halüsinasyonların baskın olması, hastalık alt tipinin katatonik ya da paranoid olması, tedaviye erken başlanması, sosyal ve ailesel desteğinin iyi olması, sosyo-ekonomik durumunun orta yada yüksek olması gibi etmenler hastalığın olumlu gidiş göstergeleri olarak kabul edilmektedir.
Psikolog Süreyya Çalık
Alt Başlıklar
Alt başlık bulunamadı.
Psikohelp Uygulamasını İndirin
kullanıcı Psikohelp'e güveniyor
Psikohelp Uygulamasını İndirin
© 2024 Psikohelp Tüm Hakları Saklıdır
0 (212) 216 23 67